Cuma

Bugün direksiyon hocam

sürekli kendini sorgulamana gerek yok dedi. Vites geçiremeyince Şimdi ben ne yaptım deyip duruyordum çünkü.
Uyku tutmadı, uykuda kendimle kavga ediyordum yine.
Bu kez konu Modern Drama'ydı. Modern Drama almaya korkuyorum. Almamın nedeni de korkmam zaten. İşte uykumda da kendi kendime neden korktuğumu anlatıp bunun üzerine çeşitlemelerde bulunuyordum. Bir çeşit Modern-D-Rama.
Modern Drama almaya korkuyorum cümlesini kurduğumda karşılaştığım birkaç tepki var: Neden alıyorsun o zaman?, Nesinden korkuyorsun canım nolacak?, ve gizli olanı da Keşke bıraksaydın da yeteneklilere yer kalsaydı. ;)
Bu nedenle bir şeyi ağzımda sakız ettim: Oyun okumayı sevdiğim için alıyorum - ben İngilizce kısmıyla ilgileniyorum. (Nitekim sanat dersim Fotoğraf.)
İşin aslı, intimate şeyleri başkalarıyla paylaşmamam gerektiğini çok önce öğrendim. Sonra bir daha öğrendim. Yakın zamanlarda paylaşılmayan kişi olmayı bile tattım. Bu yüzden, üstelik bağdaşabildiğim ya da etkilendiğim bir durumu nasıl etrafımdakilerle paylaşabilirim?  Utangaçlıktan (self conscious'ın Türkçesinin bu olduğuna emin misin?) öldüğüm halde. Bu utangaçlık yeteneksizliğimi kabullenmemden ileri gelmiyor: adı üstünde, kabullendiğim için açıkça belirtebiliyorum. Bu nedenle drama'yı yapmak benim için çalışmadan geçen bir yol. [Piyano gibi. Çalıştığım sürece - bu yüzden kendi başıma kaldığım zaman ortaya bir şey çıkmıyor. (Bkz Nocturne Opus 9 No 2)] Utangaçlık, bana çok şey ifade edebilen bir şeyin etraftaki bireyler tarafından eleştirilmesi: sanırım bu noktada buna yapıcı eleştiriler de dahil.
Uykumda hocaya -blank face- nasıl comfort zone'umdan dışarıda olduğumu, bu yüzden utangaç hissettiğimi ama etrafta kimse olmasa ortalığı delice yıkacağımı (pf (: ) anlatıyordum. Sanırım. Sonra ısrarla comfort zone'umun, -ailem dışında- üç kızdan oluştuğunu anlatmaya çalıştım. İkisi bu dersi alıyor dedim gülerek, onlar da güldü.
Kaçınılmaz olarak alınan biri vardı derste. Hoca -blank face- onu sorunca ''O bana, hiçbir şeyini paylaşacak kadar güvenmiyor, ben de ona güvenmeyi bıraktım.'' dedim. Aydınlanmalar aydınlanmalar.
Zeynepali bilinçaltımızın uykuda düşünebildiğini çünkü yavaş düşündüğünü, bu yüzden sleep on it diye bir şey olduğunu bir yerde okuduğunu söylemişti.
This was live from my subconscious.

Happythankyoumoreplease

Evet, yeni bir şey değil: sketchy New York karakterleri, yaşam savaşları ve mutluluğu bulmaları.
Ama Kate Mara ve Malin Akerman çok güzel ve
filmde o kadar çok şey ile bağdaşabiliyorsun ki.
Ameyzing.
:)

#turuncukurbaga

Fotoğraf makinesini götürmeyi unutmamam lazım.

@Kuşburnu'ndan İkoncan fotoğrafımı çekmesini isteyip, Twitter'a koyucam -> bir tür Miley Cyrus vakası olarak kendime bir İkoncan karakteri yarattım ve yaşatmaya kararlıyım.

Eveet, bu senin için başka bir anket demek.

eylül öncesi kafası

Bugün Fatih Sultan Mehmet Bulvarı'nı adına yakışır şekilde sürdüm.
;) ;) @pipedreams
-hem ikoncanım hem taksi şöförüyüm, çünkü ben hepcat'im çok yönlüyüm

Perşembe

Nothing's changed

Şu son ay tam Lately kafası.

The road you leave behind; ahead lies mystery. Hem de gerçekten!

Çarşamba

Kuşburnu

Bu senin için.
-cafe les bones
-white mill cafe
-şimdi cafe
-çiğdem pastanesi
-datlı maya
-çukurcuma 49
-bloom

hehehe

www.vesonkiucdort.blogspot.com

Yirmi dokuz ağustos

Sertab Erener'in Bir Damla Gözlerimde şarkısını bağıra bağıra söyleyen birini gördüm de, çok bağdaşmış olmalı şarkıyla.

O değil de rüyamda ölen öleneydi, hadi bakalım?

www.baconorbeercan.com internetin gereksizliklerinden.

Salı

SPACEBEAR

çok deli pleycırizmler yapıyorum burada.

lö popo

Fark ettim ki, eskiden Formspring diye bir şey vardı. Ne gençlik heyecanları yaşattı bize Formspring.
Ayrıca neredeyse oy birliğiyle ''Senden cacık olmaz''ı işaretledin. Heh. Heh... :(
Hava bugün 26 derece. Sanırım. Yani İstanbul 26 dereceymiş. Bursa da İstanbul yarısı sayılır ne de olsa. İstanbul'u çok özledim. İstanbul'un sevdiğim özellikleri: deniz, rüzgar, arkadaşlarım, okul ve köprüdür. @pipedreams İkoncan olma yolunda ilk adımlarımdan biri her yazdığım şeyde feysbuk olsun olmasın @ yazarak birini etiketliyormuşçasına davranıp bunun normal olduğunu düşünmek.
Tam şu anda, Fiji'de saat 01:53 iken Software Update'im beni uyardı. Bunu internet üzerinde bir yere kaydedebilmem bence oldukça harika.
PS. Fiji'de saat 20:53 sanırım?
Pre PPS. NEXT WEEK ON THE 20TH OF MAY, I PROCLAIM ELIZA DOOLITTLE DAY!
PPS. Bilmek istersin diye düşündüm, the update was installed successfully.
Post PPS. Şarkı yazdım tek sözü There is a 66% chance of rain

Günaydın

Yalnız olmayınca yağmura uyanmak ne güzel şey
:)

Pazartesi

Bira da ağlıyor


İyiyim

beynimin derinlikleri bugün son kez derin bir nefes alarak yeniden dibe çöktüm hayır çözeltiden çok içi sıvı dolu bir torba gibi koltukta otururken birden yana yatmak gibi sonra nefesimi verdim evet ileri uzanan birçok minik kol vardı değişik şekillerde son kez çabaladılar minik kollar bunlar parmaklarım da olabilir son kez çabaladılar üstelik utanmıyorlar da ve ay bile yoktu sonra yağmur geldi bugün son kez derin bir nefes alarak oldu bunlar uzun süredir üzümtü olan şey bugün daha farklıydı bugün son kez bir nefes vererek yana yıkıldım hayır ona yıkıldım diyemem ileri uzanan birçok minik şey vardı gözümü kapadım kayakoruğu gibi bir tadı vardı yine ışığı açtım bu kez içimde kalmayacak derin bir nefes alarak çığlık attım içi sıvı dolu bir torba gibi iğne deliği ve yardımcı olmadı da üstelik ileri uzanan birçok minik partikül vardı uzun süredir özlem olan şey bugün daha farklıydı bugün son kez derin bir nefes alarak gözlerimi kapadım ve içimden ona kadar saydım

Sevgili torunlar,

Cemre Necefbaş ünlü olduğunda haberlerine bakıp ''Haha ben Cemre'nin her şeyini spamliyordum'' diyeceğim.
O da bana bakıp ''Ben buradayım'' diyecek.

Antibiyotik Güncesi: tekrarlamalar

-O yediğiniz şekerler tatlı mı abla?
-Baldan tatlı valla.
-Ben de bir gün sizin gibi şeker yiyebileceğim...

Üzümtü'ye ne oldu

Yo yo yo yo yo
Hayır hayır hayır hayır hayır
Hayııır
Yo yo yoo
Hayır.
Hahaha
Hayır.

Pazar

11081261

Hayali sigaramdan bir nefes çekiyorum ve
Ah, yes, you get over things. In time.
Şapkam, alıntılamak gerekirse, Cocked sure defiantly.
Yarı kapalı gözlerle
10110010100110011010
Bakışın, alıntılamak gerekirse, now hath made his masterpiece.
Yarı kapalı beyinle
Yedi yüz otuz bir bin beş yüz kırk altı
Ah, yes, you'll get over it. In time.

Liste.5 : 100. Yayın

  1. Mürdüm eriği
  2. Nektarin
  3. Üzüm
  4. Küçük nektarin
  5. Kirazlı armudu
  6. İncir
  7. Böğürtlen
Mmmm, böğürtleeen...

idea fantastica de blog

Ne fantastik olurdu biliyor musun?
Kağıda çizdiğim yamuk ve küçük çiçekleri sıkıldıkça buraya da çizebilsem.

Cuma

Canavar-Korsan: Geleceğin Mesleği

SOME,
THING,
IS,
MISSING

AAAAAAAAAAAARRRRR

Yan Evde Yemekler

Ben: Gugukçuk kuşlarının ötüş saati yok değil mi? Sabah da akşam da ötüyorlar.

Babam: Yok ama genelde sabah ötüyorlar. Tarsus'ta pazar günü uyutmazlardı adamı. Gerçi günümüz horozlarının da saati kalmadı.

Babaannem: Evet sosyetik oldu onlar da.

Perşembe

Nil Karaibrahimgil: Sinema






Hepburn gibi gözükecekse 
bazen üzülmeye değer. 

Büyülü Küre

Anket hala devam ediyor ama
KESİNLİKLE
büyüyünce İkoncan olucam.

Çarşamba

floksinosinihilipilifikeyşın

Takip ettiğim topu topu 8+1 blogdan hiçbiri yenilenmiyor uzun süredir.
İnsanlar çok yazıyor da, bloga mı kalmıyor acaba?
Yazmayan bir tek ben mi varım?

Ebeveyn arkadaşlarından dinlediklerim birbirlerinin tekrarı uzun süredir.
Hayatta önemli olan hayat şansı, hayat arkadaşı, evlilik, eş, aşkta mutluluk.
Kızım ne okumak istiyorsun? (Lütfen aşağıdaki anketimi oyla!)Hayat arkadaşı okumak istiyorum, eş okumak istiyorum, aşkta mutluluk okumak istiyorum.
Bu mudur?
Ben olsam hele de istemiyorsan Amerikalara gidip de dört yılımı heba etmem.
Amerikalara gidebilelim diye %&#$§! ama.

Kafamdakiler birbirinin tekrarı uzun süredir.
Evet ve hayır ikilisinin birbirini takip eden değişik birleşimleri.
Sıkıldım mı? Evet, artık bitsin. Ama düşününce, gerçekten sıkıldım mı? Hayır, hiç bitmesin. Kendinle dürüst ol, sıkıldım mı? Sonuna kadar.

İlk kez gönlümden geçeni söyledim uzun süredir.
Kendini nerede hayal ediyorsun?
Akdeniz'in bir kıyısında deniz kenarında, şemsiyenin altına uzanmış kitap okurken.
İkizler eğlence odaklıdır.
En çok ne yaparken eğleniyorsun?
Etrafımdakilerin cümlelerini tahmin ederken. Doğru çıktığında.

İlk kez utandım uzun süredir.

Uzuuun süredir ilk kez 23 Ağustos.
Ve ben uzuuun süredir rüyalardan ağlayarak uyanıyorum.

Bak, yine satır atladı düşüncelerim.

Salı

O-O

Kafamda deli sorular var
Bakıp da göremiyorum

Ortaç alıntımızdan sonra:

Sualtında sayılar neden onlu sistemde de on ikili sistemde değil?
bir de
Gözlük gibi gözükmüyor mu?

Pazartesi

vzzz

''I'll blame it on the sun
The sun that didn't shine
I'll blame it on the wind and the trees''

Cumartesi

the problem with man-goes

Man-goes
Man-
palmiye, nar, limon, zeytin,
yeşil, mavi,
ev
Bu Romalılar çıldırmış olmalı!
Yunanca öğrenip beynini doldurma dedi adam. Yok artık. Beynini doldurma ne demek?
Öğrenmek zorunda olmadığım adları öğrenmeyerek yeterince yer açıyorum zaten.

Perşembe

Sevgili

anketimi oylayan,
Teşekkür ederim. Çok sevindim güldüm.
Blog yazarı

Salı

-

There's a law, there's an arm, there's a hand.

Cumartesi

E-vet

''karıştırma daha fazla bu otları
bak öğle güneşi
şapkanı indir
karıştırma sevgilim daha fazla bu otları
sana hiçbir şey dokunmaz biliyorum''
Elektronik hayvan doktoru gibi okunuyor şimdi bakıyorum da.
Bugün, blogumda önceden hazırlanmış bir tasarım uyguluyorum. Bunun benden götürüsü ne olacak acaba?
Bugün, yeniden biraz huzursuzum.
Bugün, biraz garip.
Birine çorap örmek nasıl bir şeydir acaba?
Şişe suyum yanımda, balkon kapıma yan dönmüşüm.
Kırk faktör koruma: Şairin Romanı, Romanın Şiiri de olabilirmiş belki.
Bugün, yine satır atlıyorum onca.
Acı var, acı-ma var.
Bana büyük gözlerle bakan oyuncak köpek var minicik.
Bugün, yine satır atlıyorum delice.
Tali yol, bölünmüş yol, yarı-römork.
Bugün, yine satır atlıyorum çılgınca.
Düşünceleri satır atlayanlar satır atlar bence.
Ne de olsa şiir gibi gözüken şeyler de bir tür sıkıntı, bir tür delilik, bir tür satır atlamaca.
Düşünceleri satır atlayanların satır atlamacaları, çılgın.
Birine atkı örmek nasıl bir histir acaba?
Birine bere örmek.
Bugün, yeniden boşluk bir nebze.
Elektronik bir hayvan doktoru kadar yalnız.
Yer yer üzücü, yer yer gül gibi kokan,
ve yer yer duvarlar arası ipmişçesine.
Bugün, yine satır atlıyorum inadına.
''gençken bira gözlerle situasyonist okuma
ve ağız dolusu kusma kusma kusma
kumsallarda slow ve bee gees
ve bok gibi genciz genciz genciz
şimdi kuzeyden gelen boş bir tekne
gözü alan sarartı
üzünç sevgilim ya da nane otları'' -lale müldür

Yoğurt

feeding me grapes
and telling me
one, one, one
curls falling
and tears sipped
and you're telling me
one, one, one
feeding me grapes
lying and lying down
and lying down with me
curls falling
and new wine sipped
you're telling me
no this is raw
feeding me grapes
one, one, one
lying and lying down
and lying down with me
sleep, falling, curls
and you are
peeling me grapes

Cuma

Liste.pi

*Alo?
*Nasılsın?
*Buradayım.

Perşembe

Pumpkin Carriage

O kadar çok bekledim ki, bak sonunda ne oldu.


Salı

Yeniden

en çılgınlardayım.
Bu ne demek ki?

Bakıyorum da, bu blog oldukça sıkıcı. Buraya biraz heyecan lazım.

Pazar

What*

am I blogging about?''

3/4 cup (0.1 liter) butter
3 ounces (85 gram) of dark chocolate
1 1/4 cup (0.15 liter) sugar
1 tblspoon vanilla
2 eggs
3/4 cup (0.1 liter) flour
1/2 cup (0.125 liter) cocoa powder
1/2 teaspoon salt

Preheat oven to 180C. Melt together the butter and chocolate over low heat. Mix the sugar and melted mixture for 4 minutes. Add the vanilla and eggs and mix for 30 seconds. Add the flour, cocoa and salt...

...devamını merak ettin mi ki gerçekten?

Cuma

Her

şeyi ne zaman baştan alsam, güzel bir his. Her seferinde.

Perşembe

DAMAK

Tam da bugün  Canım Damak çekti demişken
West Side Market'ta dolanıp kötü bir armut-ananas-vişne suyu karışımı içerken
Saçma Veggie Pops gibi şeyler alırken
Counterda ONU gördüm. Nestle Damak. Çikolata ile fıstığın efsanevi aşkı. Antep fıstıklı sütlü çikolata.
Afiyet olsun Türkiye! yazıyor üstünde. Babalar gibi İçindekiler yazıyor Türkçe. Şeker, antep fıstığı, kakao yağı, yağsız süt tozu, kakao kitlesi(?), süt yağı, peyniraltı suyu tozu, emülgatör, aroma. Eser miktarda fındık, badem ve buğday proteini. Türk Malı.
Bu bir raslantı olamaz. Gidişime 43.5 saat kala.

Eklenti: Sertab Erener'in Oysa şarkısının sözleri.

Çarşamba

Tarihi Karaköy Meyhanesine

Kur masayı Madam Despina
Kirli beyaz muşamba örtüleri ser
Çek sediri asmanın altına
Yanında bir ince Müzeyyen abla
Yine mi güzeliz, yine mi çiçek?
Hamdolsun
Taze mi bitti topik, canın sağolsun
Amanın yine mi güzeliz, yine mi çiçek?
Hamdolsun
Altınbaş kadehe yağ gibi dolsun
Gece çok genç, arzular şelale
Haber etsek o yare, g
else Bomonti'den 

Şereflendirse bizi, olsak teyyare
Yine mi güzeliz, yine mi çiçek?
Hamdolsun
Taze mi bitti topik, canın sağolsun
Amanın yine mi güzeliz, yine mi çiçek?
Hamdolsun
Altınbaş kadehe yağ gibi dolsun
Yine mi güzeliz, yine mi çiçek?
Hamdolsun
Taze mi bitti topik, canın sağolsun
Amanın yine mi güzeliz, yine mi çiçek?
Hamdolsun
Altınbaş kadehe yağ gibi dolsun



Gitmeme 50 saat var, yazımı yazamıyorum, bunu dinleyeyim dedim. 
Babamdan mesaj geldi bugün, gel de kafa çekelim diyor. 
O, nasıl hayatta en çok sevdiğim kişi olmaz?
Ben hayatta en çok babamı sevdim. 
''Koştururken ardından o uçmaktaki devin,
Daha başka tür aşklar, geniş sevdalar için
Açıldı nefesim, fikrim, canevim

Hayatta ben en çok babamı sevdim''


*Edit: wishful thinking dediğin, 12 saati gözardı etmektir. Gitmeme 62 saat varmış oysa.