ben küçükken Sibel Tüzün diye biri vardı, onun da bir kasedi vardı. kırmızı.
özledim çok özledim falan gibi bir şey diyordu tek hatırladığım bu.
o zamanlar çeşmede yerler minik parkelerdi, tahtakuruları onları yiyordu. bir de sezen aksu'nun bir albümü çıkmıştı o aralar. walkman vardı, aptal yuvarlak kulaklıklar vardı.
*
annemle bir kez daha great expectationsı izledik. meğer 98 yapımıymış. yaşasın çıplak genç çocuksuz gwyneth paltrow ve yeşil.
ne yazacağımı da unuttum aslında.
öyle bir şeyler
*
ne diyeceğimi hatırladım. 15 yaş (dokuzuncu sınıfa denk geliyor) en bereketli yaşımmış onu diyordum bugün. kafadan beş tane saydım da, öeh. şimdi lazımdı oysa. hadi beş olmasın da iki üç olaydı iyiydi.
bugün bunu konuştuk.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder