Çarşamba

Atlayan Lama

Emailimde important etiketi olanlara bakarken küçük ve gereksiz bir Neyin önemli olduğunu kim bilebilir ki? sorgulamasına girdim.
Kişilik sorgulaması kaçınılmaz bir şey mi? Ne de olsa her biri sorgulamakla kalmıyor, sorgulatıyor da. Kimin ne üzerinde ne kadar sorgulama hakkı var ki? Ancak kendini üst üste, defalarca, hiç durmadan sorgulayabilirsin. Ona da kimse dur demediği zaman senin dur demeyi öğrenmen gerekebilir. Öğrenirsin de der misin, der miyim, der mi?
Ah, yine akşam, yine akşam. Ay'ı kesip yıldız yapan sinek, yıldızdan yıldıza atlayan lama, yıldızdan dünyaya düşen kelebek olsam.
Bardakların ıslakken masada iz bırakması belki kimyasal olduğu kadar psikolojiktir de: Kendi iz bırakma isteğinin bir yansımasıysa ne olur?
Köprü kırmızıyken harita üzerindeki yoğun nüfuslu yeri hatırlatması bugüne özelse, bu küçücük armudu bir kez ısırıyorsam ve gazete elimi boyuyorsa bence bu üçünün kokusu pekala benzeyebilir. Ama aynı olmaz.
Ah, yine akşam, yine akşam. Suda yüzen naneyle yıkanırken lavaboya düşen nane arasındaki fark olsam.
İmza ne demek? Neden adı imza? Hazzopulo'nun adı nereden gelmiş?
Bir adada yaşamak nasıl olurdu? Küçük bir adada. Her istediğin meyve olmazdı mesela.
Kendi biberiyemi yetiştirmek istiyorum.

1 yorum: